Ziraat Türkiye Kupası, ligde oynama şansı bulamayan ya da daha az şans bulan futbolcular için, kendini ispat arenasıdır. Eleme usulüyle oynanan bu maçlarda özellikle süper lig takımları, rotasyonlu kadrolarla maçlara çıkıyorlar. Sonuçta yedek ağırlıklı da olsa liglerin zirvesi olan süper ligde mücadele eden takımlardır. Yaş olarak daha genç futbolcularla mücadele eden alt liglerdeki takımlar ise diğerlerine göre her şeylerini ortaya koyarlar. Kazandıklarında ise kıyaslanmayacak kadar uçurum vardır. Bu takımlar için hedef bellidir. ?Gittiği yere kadar?
Muhteşem Salı?
Sivas Belediyespor ayakta alkışlıyorum sizleri. Ayağınıza yüreğinize sağlık. Gerek ligde, gerekse kupada bize yaşattıklarınız için minnettarız. Lige başlarken ben dâhil beklide birçokları bu başarıyı beklemiyordu. Yanılgılarım az olmuştur. Yanıldığıma bu kadar sevineceğimi düşünemezdim. İyi ki de yanılmışım. UEFA şampiyonu Galatasaray´ı deplasmanda zor durumlara düşüren, Yeni dört eylül stadyumunu ise dar eden Kocaman yürekli insanlar teşekkürler. Kendinizle gurur duyun. Çünkü biz sizlerle gurur duyuyoruz. Kimse bana yok yedek oyuncularla oynadılar, yok küçümsediler, yok isteselerdi maçı alırlardı vs vs edebiyatı yapmasın. Konuştuğumuz takım UEFA şampiyonu Galatasaray? Tarih bunu da yazacaktır. 12.12.2017 Salı saat 21.30 yeni bir zafer tarihidir. Emeği geçen herkes bu tarihin mimarlarıdır. Tek üzüldüğüm gerçek ise; bu tarihe tanıklık edemeyen taraftarlardır. Böyle muhteşem galibiyete ekranlarda değil de keşke yerinde şahit olabilselerdi.
Kara Çarşamba?
Biz küçük takım değiliz. Biz kırmızı ?Beyaz Üç yıldız Sivasspor´uz. Biz hiç bir yarışa ?Gittiği yere kadar? diyenlerden olamayız. Aybaba´ya birileri bu gerçekleri hatırlatması gerekir. Ligde aldığımız puanlar kimseyi aldatmasın. Bir veya iki maç dışında iyi oynamıyoruz. Ligdeki oynadığımız son maçımızdan 3 puan aldık. Bu puan gerçekten önemliydi. Ancak oynamadan aldığımız 3 puan. Oynatmamayı hedefleyen bir teknik anlayış ve kaleci Tolgahan´dan övgüyle söz ediyorsak on kere daha düşünmek gerek. Kupaya baktığımızda, Sivas Belediyespor´un gurubunda düşmeme mücadelesi veren ve tüm takım maliyeti, Sivasspor´un sadece bir bilemediniz iki futbolcusunun maliyeti kadar olan bir takım maalesef kupadan eledi. Hiçbir taktik anlayışı olmayan, sahada kim ne yapar belirsiz, ruhsuzca sahada dolaşan bu futbolun sorumlusu kim? İkinci lig takımına karşı pozisyon bulmakta zorlanan, kalesinde sürekli tehlike yaşayan bir takımın sorumlusu kim?
Güler misin? Ağlar mısın?
Aybaba maç sonunda ?Kupada devam için, söylemle takım içinde çoşkunun aynı olması gerekir. Aynı olmazsa ters sonuç çıkar. Oyuncularım bugün istemedi. Bir gol yedik. Lig maratonuna devam edeceğiz.? dedi. Aklıma bir fıkra geldi;
Padişahlardan bir tanesi dalkavuğuna çok kızmıştır. Kelleni alacağım senin demiştir. Beri taraftan, dalkavuğunun aslında çok imrendiği zekâsıyla da alay etmek gelir aklına;
- " Amma " der. " Öyle bir şey yap, öyle bir şey söyle ki özrün kabahatinden büyük olsun! O zaman kelleni kurtaracaksın " Arkasını dönüp sofaya doğru geçen Padişahın kararının kesin olduğunu anlayan dalkavuk telaş içindedir. Hemen düşünmeye başlar. Can korkusuyla titreyen dalkavuk o sırada arkası dönük Padişahın bir ayağını yukarıya, basamağa attığını görür, koşarak Padişahın poposuna bir el atar. Şaşkınlık ve zaten var olan öfkenin katlanmışıyla arkasına dönen Padişah, gürler;
- " Bre densiz! Ölümünü bu kadar çok mu yakına aldın?
Boynu bükük, yere bakan dalkavuk aman dilenir;
- " Özür dilerim Padişahım. Sizi dalgınlıkla Valide Sultan zannettim de! "