Anadolu'nun orta kısmında, Kızılırmak havzasının yaylası üzerinde yer alan Sivas, kurulduğu yıllardan itibaren Anadolu ticaret yolları ağının önemli merkezlerinden sayılmış ve kavşak noktada bulunmasının olumlu sonuçlarını yaşamıştır. Bilhassa Anadolu Selçuklularının güçlü dönemlerinde Sivas, siyasi olduğu kadar iktisadi bakımdan da büyük önem taşımış ve Sivas, ticari merkez olma özelliğini Timur istilasına kadar sürdürebilmiştir. Bir şehrin tarih sahnesinde var olabilmesi için de günümüzde en önemli faktör, o yörenin dinamikleridir, değerleridir. Bu değerlerin başında doğal kaynaklar ve tarihî miras gelirse de bunları su yüzüne çıkartıp işletecek olan yine insan gücü ve insan aklıdır.

Sevgi aynı kaderi paylaşmadır. Biz, Sivas'ta yaşayanlar da aynı kaderi paylaşmıyor muyuz Seçim yaklaşırken adayların birbirini suçlamaları yine bizi üzüyor. Sivas'a hizmet yarışında kimse başkalarını suçlamamalıdır. Top kimin ayağında ise o topu bir an önce en iyi bir şekilde kullanıp sonuca gitsin, istiyoruz. Hepinizin de Sivas'ı sevdiğini ve Sivas için çaba sarf ettiğinizi biliyoruz ama lütfen el ele verip sonuca gidelim. Çünkü daha yapılacak işlerimiz var. Artık değerlerimizin farkına varmak zorundayız. Bunun için de doğru politikalar üretip uzun vadeli planlamalar yaparak, en az, komşu illerimizin seviyesine yetişmek durumundayız. Bunun için de; genç ve dinamik nüfusumuz ile iş gücü potansiyelimiz hazır bekliyor. Ayrıca, coğrafi konum itibariyle kara ve demiryolları ağının ortasında olmamız bizim için çok büyük bir avantajdır ve bu avantajı da çok iyi kullanmak zorundayız. Hesaplamalara göre, altı milyon Sivaslı, Sivas'ın dışında yaşamakta ve bunların da çoğu sermaye sahibi kişilerden oluşuyor. Bu hemşerilerimize bazı kolaylıklar göstererek Sivas'a yatırım yapmalarının sağlanması çok zor olmasa gerek. Dahası var; devletin bütün kademelerinde hatırı sayılır derecede bürokratımız var. Hemen hemen her bakanlığın üst düzey bürokratları Sivaslı hemşerilerimiz. Bu potansiyeli değerlendirmek zorunda olduğumuzu lütfen hatırlayalım. Yine, Sivas'ın tarıma ve hayvancılığa yatkın bir coğrafyaya sahip olması bizim için bir avantaj olarak görülmektedir.

Günümüze bakıldığında, özellikle Anadolu'da birçok ilde; halkın bilgisi, çalışkanlığı ve yörenin ekonomik imkanları devletin sağladığı imkanlarla bütünleştirildiğinde kalkınma mucizelerinin gerçekleştirildiğini sevinçle görmekteyiz. Kaynak yutan değil kaynak yaratan birçok il, kısa sürede genel ekonomi içindeki etkin ve verimli yerini almaya başladı. Hatta bazı ilçeler, gelirleri bakımından, bağlı bulundukları illeri bile geçtiler. Halbuki bizde, 1960 lı yıllardan itibaren, İstanbul başta olmak üzere yurtiçi ve yurt dışına büyük ölçüde göç yaşanmıştır. Göçle beraber, parası olan parasını, emeği olan iş gücünü değerlendirmek için büyük şehirlere göçmüş; Sivas, sermaye ve insan kaynaklarını hep dışarıya aktarmış ve dolayısıyla da fakirleşmiştir. Öncelikle göçü durdurmak ve hatta geri dönüşü sağlamak için bir takım çalışmaların yapılması gerekmektedir.

Eskiden olduğu gibi köylerde bacalar tütsün, horozlar ötsün, okul bahçelerinden çocuk sesleri gelsin, kuzular melesin, sürüsünü otlatan çobanın kaval sesi duyulsun. Minarelerden ezan sesleri gelsin. Ekinler biçilsin, harmanlar dövülsün. Dernekler, düğünler kurulsun; türküler söylenip halaylar çekilsin; güreşler tutulsun, ciritler oynansın. Kınalı parmaklı kızlarımız, gelinlerimiz, duygularını, bilgi ve hünerlerini en iyi bir şekilde dokudukları halı, kilim ve çoraplara döksünler.

Evet dostlar, bütün bunlara rağmen tek bir şeye ihtiyacımız var: ÇALIŞKAN OLMAK. Bunun dışında mezhebi, meşrebi, fikri, zikri, partisi ne olursa olsun birbirini seven insanlar topluluğu olmaya devam etmeliyiz. BÜYÜKLERİ SAYMAK, KÜÇÜKLERİ SEVMEK tek ilkemiz olmalıdır. GELENEĞİ GELECEĞE TAŞIMALIYIZ... SİVAS'TA, BİRLİK-BERABERLİK İÇİNDE yaşanabilir bir ortam yaratmalıyız. Kültürel zenginlikler, tabii görüntüler, çevre kültür varlıklarının korunup değerlendirilmesi gerekir. Yeni yetişen kuşağa İYİ BİR SAĞLIK ORTAMI, İYİ BİR EĞİTİM ORTAMI ve DAHA YÜKSEK GELİR DÜZEYİ SAĞLAMALIYIZ.
Sevgi ve saygılarımla…