İran İsrail gerilimi ile ilgili doğru dürüst bir anlaşma yapılmadı. İleri bir tarihe ertelendi... İşte Batı insanının olaylara bakışı ve yorumu... ABD, İRAN, tarafından şaşırtıcı açıklamalar geliyor. Hatta içlerinden birileri karşı açıklamalarda bulunuyorlar. Hatta haber kanalları ile yönetim arasında anlaşmazlık var. Karşılıklı suçlamalar aldı başını gidiyor.
Son Hollanda'da yapılan Nato toplantısında alınan kararlar nasıl uygulanacak göreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımıza olan ilgi gözlerden kaçmadı...
Hatta yapılan saldırıların önceden karşı tarafa haber verildiği açıklamaları dikkat çekmektedir. Ben saldıracağım, dikkat et!
Suriye konusu da yıllarca karmakarışık bir konumda idi. Milyonlarca mülteci ve mültecilerin yaşadığı dram ortada iken; var olan duyarsızlık... Olaylara sadece seyirci kalmak...
İslam ülkeleri denilen bazı ülkelerin bu olaylar karşısındaki duyarsızlığı...
Son günlerde dış ülkelerde olan bir çok olay, Ülke gündemimizi meşgul ediyor. Dünya o kadar küçüldü ki; kitle iletişim araçlarının bu kadar gelişmiş olması, Dünyayı birbirinden anında haber eder hale getirdi. En başta ekonomi hemen ona göre tavır alıyor. Pozisyon belirliyor. Banane, canım benden kilometrelerce ötede olan bir olay, diyemiyorsunuz. İç Siyasetteki durumlar da ekonomiyi etkiliyor...
Her bakımdan sizi etkiliyor. Filistin'de olanlar tek kelime ile vahşet... İran, İsrail gerilimi çevre ülkeleri olumsuz anlamda etkiledi... Çünkü geçmişte Irak'ta, Kerkük' de, Suriye 'de olanlar aynı, tek kelime ile vahşet idi... Dünya üzerindeki çoğu devletler duymuyorlar, görmüyorlar, bakmak istemiyorlar. Vahşete herkes farklı yorumlar getirmek çabası içerisindedir.
Bu arada herkes artan petrol fiyatlarından ne kazanırımın, petrol silahını nasıl kullanırım, derdinde... insanların ölmesi umurlarında değildir. Önemli olan Batılı büyük devletlerin, o petrollerden ne kadar, nasıl istifade edecekler indir. Yahut, O petrol silahı ile; kimi, hangi devleti, baskı altına alacaklardır... Onun hesabı peşindeler...
O nedenle iran'ın hürmüz boğazı'nı kapatma tehlikesi, tüm dünya ülkelerini özellikle zengin ülkeleri ayağa kaldırdı. ABD bu konu için ÇİN' den yardım istedi. Bütün bunların hepsi ne kadar gerçek, ne kadar oyun... Onu zamanla göreceğiz...
Onlar kendi yararları için; her yeri yakmaya hazırdırlar... Dünyada en fazla silah satan ülkeler; ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Almanya, Çin... Buna karşılık; Kerkük, Irak kan deryası... Suriye, Filistin, Azarbeycan, Çeçenistan, Afganistan, Arakan, Keşmir... velhasıl kan, kan, kan... Akan müslüman kanı... Dünya sessiz, Dünya kör, Dünya acımasız, Dünya vurdumduymaz... Neden? Çünkü ölen insanlara insan gözü ile bakmıyor. Asırlardır takip ettikleri politikalar tamamen köle düzeni kurmak, üzerinedir. Kendi yararları zede almadığı müddetçe kölelerin ne olduğu umurlarında değildir. Olaya öyle bakmaktadırlar.
Bu işleri planlayanların başında ABD, İngiltere ve Avrupa gelmektedir. Asırlarca İslam topraklarında cirit atma planları yapmışlardır. Bugün onun keyfini yaşamaktadırlar. Hem de purolarını tüttürerek. Hiç bir şeye dokunmadan, cephe gerisinden seyrederek... Geçmişte, Olaya bakın, Müslümanlık adına ortaya çıkmış; bir takım müslüman guruplar, diğer müslüman gurupları öldürmektedirler. Batı Alemi ise; büyük bir keyifle seyretmektedirler...
Üstelik, o gruplara en büyük silah yardımlarını devam ettirerek, keyiflerini devam ettirmektedirler. Batı Ülkeleri, önceden birinci Dünya savaşı sonrası yıkımı gerçekleştirilen; Osmanlı imparatorluğunun toprakları üzerindeki paylaşımlarını tekrar kontrol etmişlerdir. Bugün Arap devletlerinde olan sıkıntıların altında bunların bıraktıkları kukla idareciler, onların kötü yönetimleri yatmıyor mu? Kendi yararlarına karşı çıkabilecek tüm girişimleri engellemişlerdir. Bir nevi dışarıdan kontrol mekanizması ile bu işi çok iyi yapmaktadırlar. Oralardan hiçbir zaman ellerini çekmediler. Bıraktıkları kukla yöneticiler sayesinde kazanılan paraları batılı devletler kendi bankalarına yatırılıyor. Yani onları sömürmeye devam ettiler.
Aynı savaş vahşeti yıllardır devam eden Rusya, Ukrayna ölçeğinde göremezsiniz...
Aslında ortadoğu coğrafyasının ortasında bulunan kimi devletlerin farkında olmadan bilerek veya bilmeyerek Osmanlının yıkılmasına katkı verdiklerini de unutmamak gerekir. Tabii ki; kukla yöneticiler sayesinde. Bugün hala çoğu yerde o kukla yönetimler devam etmektedir. Bütün bu olanlardan sonra, Orta Doğu coğrafyasındaki yönetimlerin, bağımsız olduğunu iddia etmek, saflık olur. O nedenle bağımsız olmadıklarına göre yaptıkları her eylemin arka planında onlara destek veren, asıl bunları idare eden devletler de; onlar kadar suçludur. Kararı onlar vermektedirler. Uygulayanı ise kukla yönetimlerdir. Yakın zamanda Bakın körfez ülkeleri yöneticileri ABD başkanına ne kadar yüklü para verdiler. Oynaya, güle... Oysa hemen yanıbaşlarında açlıktan ölen Gazze halkını unuttular...
Benim söyleyeceğim şu ki, insanlarımız; Ülkemiz ve çevremizdeki olayları organize eden gücün; sadece ABD, olmadığını; En az onlar kadar, İngiltere, Fransa ve Almanya' nın, tabiî ki; vazgeçilmeyen karıştırıcı İsrailin de; çok önemli katkıları olduğunu unutmasınlar.
Rusya İsrail İran geriliminde görece olarak tarafsız kalmayı tercih etti. İşte gerçek budur...
Güvenilecek komşumuz yoktur. Yunanistan, hatta kıbrıs rum yönetimi bile, sıkıntı olmaya devam ediyor.Tüm bu devletlerin, Bize çok sıcak davrandıkları zamanda dahi; mutlaka bir çıkarlarının olduğunu unutmayalım. Sakin bir şekilde ne yapacaklarını bekleyelim. Hareketlerine göre tavır alalım. Mevlam tüm mazlumları, zalimlerin elinden korusun...
Bizim için; Terör belası en kısa zamanda sona ersin... Yapılan ateşkes ve barış ortamı süreci en kısa zamanda hayata geçsin. Zaten bu terör ötgütlerine kimlerin destek verdiği ortadadır...
Kimsenin yaptığı, yanına kar kalmaz...
Manevi değerlerimize yapılan saldırılar asla kabul edilemez... Eğer yasal tedbir alınmaz ise, daha sıkıntılı durumlar ile karşılaşabiliriz...
Orman yangınları çok can sıkmaktadır. Kasıtlı olanlar en ağır şekilde cezalandırılmalıdır... Allah bir gün belalarını verecektir. İnşallah...