Bollywood´un En Güzel Ağlayan Adamı Aamir Khan

8 yıl önce

Biri   bana    bir  gün  gelecek  Hint   sinemasını   seveceksin  deseydi  herhalde   çok  gülerdim.

Çünkü  Bollywood   sineması  denilince  aklıma  ilk  gelen  şey, Hint  filmlerinin   alemeti  farikası  ve  olmazsa  olmazı   olan  ve    bir  filmde  ortalama  olarak  en  az  4-5  kez durduk  yere   araya  giren, o  bitmek   tükenmek    bilmeyen   dans  sahneleriydi.

Her   sinema  kültürünü  besleyen  farklı   ögeler vardır  fakat  film  gayet  güzel  akarken   birdenbire   araya   neden  girdiğini  anlayamadığı   ve  beni  filmden  koparan;  saç sakal birbirine karışmış erkeklerle  geleneksel kıyafetlerini  giymiş  zarifçe gerdan  kırarak  el  hareketleri  yapan  Hintli  kızların, 200  kişilik  bir  topluluk  oluşturarak   bir  koreografi   eşliğinde,  şarkılar  söyleyip dans etmelerine    bir  neden  bulamıyordum.

Eğer  bir  gün  bir  Hintli  ile  tanışırsam,  bu  dansların, müziklerin  sinemalarında  neden    bu  kadar  hayati  yer  tuttuğu  konusunda   beni  aydınlatmasını  isteyecektim.

Şu  da  bir  gerçektir  ki  her  ne  kadar   üçüncü   sınıf  oyuncuların   dördüncü   sınıf  senaryolarından  oluşsa  da  filmleri,   tüm  dünyaya  ve  bize    danslarını,  müziklerini  tanıtmaya  muktedir  olmuşlardır.

 Bu  ön  yargı  bende  Aamir  Khan 'ın   filmini izleyinceye kadar  devam  etmişti.

Geçtiğimiz   yıllarda  katıldığım  bir  programda  konuşmacı  şöyle  bir  ifade  de  bulunmuştu: ‘’ Bence  her  öğretmen  Aamir  Khan 'ın,  Her Çocuk Özeldir  filmini  mutlaka  izlemeli.’’

Hemen  not  ettim  tabii.

O güne   kadar  Hint  filmlerinden  hoşlanmayan  beni  bir  merak  sardı. Yönetmenliğini yapıp aynı zamanda oynadığı "Taare  Zameen  Par" Yerdeki Yıldızlar  anlamında  olan   Türkçeye  çevirisiyle  ‘’Her  Çocuk  Özeldir’’   filmiyle beni  ağlatmayı   da  kendine    hayran   bırakmayı  da    başardı.

Düzenli   aralıklarla   izlediğimde  de   her seferinde aynı duyguları yaşayabildiğim nadir filmlerden biri  oldu.

‘’Her  Çocuk Özeldir’’  filmini  İzledikten sonra çevirdiği diğer filmleri de  ister  istemez   büyük  bir  merakla   kısa  sürede    izledim.

Bana   Bollywood'u sevdiren, 3  saatlik  filmleri  tek  solukta  izleten   kişinin ta kendisidir desem  mübalağa etmiş  olmam. Hintçeyi  sökmeme  de  ramak kaldı  sayesinde.

Müthiş bir sosyal sorumluluk bilincine sahip olan Khan,  Bolywood sinemasına muhakkak  ki  sınıf atlatmıştır.

İmza  attığı  harika   filmlerinin  taşıdığı mesajlara, bahsettiği konuların, değindiği  sorunların  derinliğine,   baktığım  zaman;  ülkesini değiştirmeye, dönüştürmeye çalışan, çocuk istismarından tutun da   kadına karşı ayrımcılığa kadar her konuda savaş veren, ülkesinin sorunlarını, bağımsızlık  mücadelesini anlatan  usta  bir  oyuncuyu  ve  yapımcıyı  görüyorum.

Hindistan’ın   bağımsızlık mücadelesi, Britanya sömürge yılları, çocuk istismarı, eğitim sistemi gibi  bütün   dünyayı  ilgilendiren ve birçok kişinin görmezden geldiği konuları işleyerek  farkındalık  oluşturmayı  başarabilmiş.

En gencinden en yaşlısına  kadar dünyadaki bütün sanatçılara örnek olması gereken öncü bir  oyuncu bu anlamda.  

Popüler kültüre karşı  çıkmasıyla  bir duruşunun  olduğunu da söyleyebilirim. Dünyanın değişebileceğine dair inancımı   tazelettiği  için  onu  cesur  bulduğumu  da...

Sanatçı ne yapmalıdır, neyi,  nasıl  yapmalıdır, sanat  topluma bir şeyleri nasıl  katar, toplumu eğitmek adına araç olarak nasıl  kullanılır,  sorularına  cevap  arayanlar onun filmlerini    muhakkak  izlemelidir.

 1.68 boyunda, 50 yaşında fakat en fazla 30 gösteren, büyük bir  enerjiye  sahip  olan, güzel  sesiyle  güzel  şarkılar  söyleyen, dans  edebilen, çok  güzel  ağlayabilen  ve  ağlatabilen, hislerini  güzel  aktarabilen, samimi, sempatik  oyuncuyu henüz keşfetmemiş olanlar, mutlaka  izlenecekler  listesine  şu  filmleri  eklemeleri  gerekir:

Rang de Basanti (Sarıya Boya)

Bonus: PK (Peekay)

Ghajini,

3İdiots (3 Ahmak )

Fanaa

 

Özellikle  de  Her  Çocuk  Özeldir  filmini..

Disleksi  olan  bir çocuğun dünyası ve hayata bakış açısı çok iyi gözlemlenmiş ve aktarılmış. Başlarda tahammül sınırlarını zorlayan bir çocuğun film sonunda hayata muhteşem dönüşü tatmin edici bir şekilde işlendiğinden izlemeye değer filmlerden. Disleksiyi   konu aldığı için tüm öğretmenlere ve öğrencilere kesinlikle izletilmeli.

Öğretmenler hayatta ne kadar etkili olabiliyormuş değil mi? Diyeceksiniz  filmin  sınunda.

Sadece öğreticiler değil anneler, babalar, kardeşler çocukla ilgisi olan herkes izlemeli bu filmi. Olmayanlar da izlesin inanın kayıp bir zaman olmayacaktır.

Aamir  Khan’ ın  filmleri  neden  Oscar  almamış bilemiyorum  ama seyircinin   gönüllerindeki   Oscarı   almıştır.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI