Sivaslı Ahmet Turan Kılıç´a Engizisyon!

7 yıl önce

´Alaylı´ sayılırdı. İlkokulu bile dışarıdan bitirmiş; içindeki kaşiflik aşkı, aradığı mesleği ayağına getirmişti. Sonunda televizyon tamirine merak sardı.´Siyah beyaz´ken başlamıştı, bu işe. Şimdi ´renkli´si çıkmıştı.Adettendir, tv bozulunca bir battaniyeye konur, önden arkadan iki kişi taşır, getirirdi.Onun öyle ´tamir tikanı´ yoktu. Evinin bir köşesinde pansumana başlar; olmadı, ameliyat ederdi. En zahmetlisi de, içindeki pamuklanmış bir karış tozu silmekti; dakikalarca öksürürdü.Kayma/perdeleme/gölgeleme bitince de ´Test olsun!´ niyetine 3 saat izler, ´Ne verirseniz!´ diye teslim ederdi.Altmışına merdiven dayamış, içindeki okuma/anlama/anlatma aşkı dur durak bilmemişti."Secde yerleri şahit olsun!" diye namazlarını başka başka camide kılardı, Kılıç.10 kişiye selam vermeden evinin yolunu tutmazdı, sevaptı. ´Tebessüm sadaka´ idi, yüzünden gülücükler eksik olmazdı.2 Temmuz 93?Emniyetçiler, ´Gel bizim tv´ye de bir el at!´ diye seslendiler. Tamir bitip tam da kalkacağı sıra, ekranda Aziz Nesin´i gördü.Nesin sen, nesin; her kirli iştesin; kalemin zehir akar, şeytanın izindesin.Ateist şımarıklık, fesat tavır, küstah bakış, namert duruş paçalarından akıyordu, Nesin´in?Kılıç kendini tutamadı, şehrine kast eden adama ağzına geleni saydı, nice canlar yanmıştı, Nesin´in yüzünden.Komiser, dikkatle süzdü, Kılıç´ı. "Gel bakalım ifadeni alacağız, sende bir şeyler var!""O niye ki?""Derdini mahkemede anlatırsın!"Belli ki kumpasın ta göbeğine düşmüştü. Duyan geldi: "Biz senin Madımak saatinde bizimle olduğuna şahidiz, Allah da şahit!"Duruşma günü tanıklar içeri bile alınmadılar, kalemi kırılmıştı: "Müebbed!""Allah bana Vekil, O ne Güzel Mevla!"Diri diri mezara girmekti, bunun adı. "Kalbe zarar verir!" diye gdo´dan sakınırdı. Meğer cezaevi, asıl  Genetiği Değiştirilmiş Organizma idi.İslam´da cezaevi yoktu; suçların karşılığı belli idi, hiçbir suçun karşılığı kodes değildi.Sadece, suçu sabit olana dek gözaltı evi vardı. Cezaevi, Roma artığı bir zihniyetin mirasıydı.Anlı şanlı İlahiyatçılar neden susuyordu?Kalbi tekledi Kılıç´ın, tansiyonu fırladı, duymaz oldu, ayaklarında fer kalmadı, prostatı azdı.Güneşsiz 24 güz, 24 kış, 24 bahar, şimdi 25. yaz?Çeyrek asırda kimler çıkmadı ki?Halka kasteden 28 Şubatçılar, asker polis katili kck´lılar, balyoz balyoz pırpırlılar, milleti aldatan şikeciler?.Ama o, içerdeydi..Fetö/Jitem/Pkk tertibiyle derdest edilen şeker/tansiyon/kalp hastası Ahmet Arslan?Kolon kanseri Şeyhmus Alpsoy, bel fıtığından yere göğe sığmayan Mehmet Emin Alpsoy, kalbi tekleyen  Mehmet Olam?Delta süper enfeksiyonu/Hepatit B´den kurumuş gitmiş Yasin Demir, ayağından acı içinde kıvranan Ömer Faruk Gez?Son noktayı Cafer Tayyar Soykök koymuştu: "Bir komiser bana, Sen Sivas´ta olmasan da seni tutuklardık, dedi.600 Müslüman çeyrek asırdır zindanda, Başbağlar katilleri dağlarda, damatlar Vip´te?Taşları bağlayıp köpekleri salmak tam da bu idi.

YAZARIN DİĞER YAZILARI